Sevgili Dostlarım,
Hepinize Merhaba. İlişkiler ve flört üzerine 13 yıldır aralıksız çalışıyorum. Bu süre zarfında 25.000’den fazla kadınla bu konu hakkında hem bireysel seans yaptım hem de eğitim verdim. Bilenler bilir, ben asla klişe olmuş saçma sapan kuralları sevmem.
“Kaçtım, kovalandım”
“Gösterdim, vermedim”
tarzındaki düşük bilinçli öğretiler benim kitabımda asla yer alamaz. Eğer sonsuza dek kaçacaksan nasıl kavuşacaksın ki? Bunun altında ulaşılmazlık sendromu var ki, bu da aşkı ulaşılmaz yapar. Bu sefer de kendi denginde değil sana yetersiz gelecek kişilerle birlikte olabilirsin sadece. Ve kendi dengin olanları kıskanabilirsin.
NEWTON KANUNLARI
Haydi gelin, flörtü ve ilişkiyi sürekli dinamik tutmanın, ilgiyi sürekli dorukta tutmanın başka bir açıdan kurallarını inceleyelim. Bu kez sizi şaşırtarak Newton Kanunlarından söz edeceğim. Evet, yanlış duymadınız. Fizik kanunları her alanda olduğu gibi ilişkilerde de bize ayna tutuyor. Çünkü ilgiyi ayakta ve daimi tutacak olan şey içsel duygulardır. Onların da bir enerjisi var. Frekansı var.
Önce Newton Kanunlarını bir hatırlayalım.
- Bir cisim hareket halindeyse, sürekli aynı hızda hareket halinde kalır. Eğer duruyorsa, durmaya devam eder. Bir fark yaratmak istiyorsak, cisme dışardan kuvvet uygulamamız gerekir.
- Bir cisme uygulanan kuvvet, onun kütlesel ağırlığı ve hızlanma seviyesiyle çarpımına eşittir.
- Her etkinin, eşit kuvvette ve ters yönde bir tepkisi oluşur.
İLİŞKİDE İLGİYİ YÜKSEK TUTMANIN KURALLARI
Her şey bir enerjidir. Özellikle de duygu ve düşüncelerimiz bir elektromanyetik alan oluşturur. Bu alanın bir frekansı vardır. Nereden biliyoruz? Çünkü doktorlar ve bilim adamları bunu ölçmeyi başarmışlar. Özellikle de Dr. David Hawkins yıllar süren kapsamlı çalışmasının ardından bakış açımız, yargılarımız ve duygularımızın ölçümlerini yaparak bir değer vermeyi başarmış.
Bir de şunu bilelim. Her ilişkide, bizim nasıl bir elektromanyetik alanımız varsa, sevdiğimiz kişinin de var. Ve ilişkide ikisinin birleştiği üçüncü bir elektromanyetik alan oluşur. Bu ilişkinin kimliğidir. Hem bizim hem de sevdiğimiz kişinin gizli saklı, aleni, bilinçli, bilinç dışı tüm duygu düşünce, korku ve yargıları bu alanda toplanır. Ve burası birbirimize bilgi aktarır. Ne yazık ki, harika başlayan bir ilişkiyi bozan ya da çıkmaza sokan şey işte bu görünmez alandaki bilgi akışıdır.
Öyleyse, şöyle bir bakalım. Bu elektromanyetik alandan birbirimize akan enerji miktarı aşağı yukarı denk olmalıdır. Eğer erkek kadına çok fazla enerji aktarıyorsa, kadının ilgisi söner. Bunun tersi olduğunda, erkeğin ilgisi söner.
Bu, bir fizik kuralı kadar nettir.
Öyleyse bir bakalım: Ne yaparsak, fazla enerji aktarırız?
-
Hayal kurmak
-
Beklentiye girmek
-
Çokça düşünmek
-
Emek harcamak
-
İzlemek
-
Mesaj atmak
-
Aramak
-
Randevu talep etmek
-
Para harcamak
Bu ve bunun gibi davranışları her kim daha fazla yapıyorsa, karşı tarafın ilgisini kaybeder. Yani istediğimiz kadar karşı tarafa söylemeyelim, gizli tutalım, ama hayal kurmaya ve onu sessizce düşünmeye devam edelim, tüm enerji karşı tarafa gider.
Hem zaten konuştuklarımız %5, düşünüp hissettiklerimiz yani elektromanyetik alandan aktardıklarımız %95’lik bir ağırlık kaplamaktadır.
BOZULAN BİR İLİŞKİYİ TERSE ÇEVİRMEK
İşte bu yüzden, bozulmuş bir ilişkiyi tersine çevirmek için, ne kadarlık bir enerjiyi hoşlandığımız kişiye fazladan aktarmış olduğumuzu hissetmek ve bunu terse çevirmek gerekir. İşte Newton Kanunları burada devreye girer.
- Eğer elektromanyetik alan şu halinle her ilişkinde aleyhine işlemişse, bir partner değişikliği yapmak, daha doğru kişi seçmeye çalışmak bir işe yaramaz. Aynı akış dengesizliği devam edecektir. Bunun yerine dışardan bir müdahale gerekir. Bu, birinci kanunun ifadesidir.
- Eğer 100 birimlik bir fazlalık aktardıysan, ve bunu 2 hafta içinde yaptıysan, özellikle bu enerji miktarından çok daha fazla bir güce ya da etkiye sahip bir çözüm ya da aksiyon planın olmalı. Çünkü yüksek bir ivmeye ve ağırlığa ihtiyacın var.
- Eğer bir müdahale yapacaksan, en iyisi kendini geri çekmen olacaktır. Darılmadan, alınganlık ya da tavır yapmadan sadece sevgi ile ve sessizce biraz enerjini çekmen son derece işe yarayacaktır. Ne kadar? Minimum fazladan yolladığım kadar.
İşte bu yüzden, bir insanın ne kadar sürede ilişkisini düzeltebileceği, başka birine benzemez.
Aynı şekilde, hayatımızdaki karmaları, manevi borçları ödemek de kimisi için daha kısa ve kolay kimimiz için daha uzun ve zor olacaktır. Bu bizim borç miktarımız kadardır.
Flört ve ilişki, duygular ve yargılarla yönetilir. Ve duygu ile yargıların bir enerjisi, dolayısıyla da ölçümü ve matematiği vardır. Bu yüzden de fizik ve matematik kurallarına tabidir.
Tüm bunları nasıl uygulayacağınız ise sizin en derindeki hatalı, korkulu, kaygılı, suçluluk ve utanç bazlı düşünce ve endişelerinizi ne kadar temizlediğinize bağlıdır.
Sevgimle,
Seda Diker