• Duygu Sökümü
  • Flört ve İlişkiler
  • Alan Çalışmaları
  • Rahim Gücü
  • ONLINE WORKSHOPLAR
  • Tohumlama
  • Danışan Hikayeleri
  • Seda Diker Kimdir?
  • Online Hizmetler
  • Bireysel Seanslar
  • Workshoplar
  • İnfertilite Koçluk
  • İkiz Ruha Yolculuk
  • Kitaplar
  • Kurumsal
  • İletişim
  • Duygu Sökümü
  • Flört ve İlişkiler
  • Alan Çalışmaları
  • Rahim Gücü
  • ONLINE WORKSHOPLAR
  • Tohumlama
  • Danışan Hikayeleri
İlişkide aşkı canlı tutmanın yolları
16 Şubat 2020

Bazen evli olsak bile eşimizle bağ kuramıyor hatta soğuk ve mesafeli olabiliyoruz. Yani hiçbir şey, pırlanta bir yüzük ya da imzanın resmiyeti bile bizi sevgi ve mutluluğa götüremeyebiliyor. Hatta uzak ve duygusuz ilişkiler daha fazla özlem ve acı yaratıyor.
Peki ilişkide aşkı canlı tutmanın yolları nedir?
Çoğu zaman günlük hayatta unuttuğumuz bazı kurallar ve davranış modelleri var. İşte ben şimdi sizlere bunları hatırlatmak istiyorum.

1.İyi özelliklere odaklanın
Sevdiğiniz kişinin iyi özelliklerini hatırlayın, hatta listeleyin. Onu düşünürken ya da izlerken onunla ilgili olumsuz düşüncelere daldığınız anda o yargıları yakalayın ve kafanızdan uzaklaştırın. Gerek görürseniz topraklayın.
Olumsuz duyguları kafanızdan uzaklaştırdıktan sonra iyi taraflarına odaklanın ve mutlaka bu özellikleri dillendirin ve övün. Birini takdir etmeniz abartmadığınız sürece karşınızdakini şımartmaz tam tersi size daha iyi davranmaya teşvik eder.

2.Değiştirmeden, olduğu gibi kabul edin
İlişkide aşkı canlı tutmanın yollarından bir diğeri de sevdiğimiz kişiyi tam anlamıyla kabul etmemiz gerekiyor. Onu bu şekilde sevdik, kabul ettik bir kere… Daha sonra değiştiririm diye düşündüyseniz yanıldınız.
Ama bunu yaparken bazı ince detaylar da var. Örneğin, çok eleştirel bir insan değişir mi? Alkolik değişir mi? İyileşir mi? Şiddet gösteren biri ya da madde bağımlılığı olan birisi iyileşir mi?
Burada, aşırı kıskançlık, alkolizm, şiddet, madde bağımlılığı, kumar aşırı cimrilik kesinlikle değişmez. Bu yüzden onu değiştirmeye kalkmadan onunla yaşayın diyemem. O ilişkiyi derhal terk edin. Çünkü size de zarar verir.
Ama aşırı eleştirel birisi varsa karşınızda, bu zaman içinde değişebilir. Ama bunu değiştirme yolunuz, onu ikaz etmek, küsmek, ağlamak, şikayet etmek ya da sözel olarak saldırmak değildir. Bu yöntemlerin hiç birisi işe yaramayacaktır. Onu değiştirebilmenin tek bir yolu vardır: O da kendi enerji bedeninizi, ya da manyetik alanınızı değiştirmektir.

Bunu nasıl yaparsınız? Çok da kolay değildir. Neden kendinize eleştirecek bir insan çektiğinize bakmalısınız. Çünkü eğer eleştirel birisine aşık olduysanız, kendinizi hiç değiştirmeden, onun üstünü çizip başka bir aşka yelken açmak, size benzer birini getirebilir. Yani kısır döngüden çıkamazsınız.
Oysa ki, eleştirilmenin ardında yatan sebeplerden birinin kendi değersizlik duygunuz, bir diğerinin kendinizi yargılamanız, başkalarını yargılamanız, ya da sizin çok sessiz ve her şeye taviz veren, hayır diyemeyen birisi olmanız ya da sizin aşırı eleştirel olmanız yüzünden olabilir. Bunlardan başka bir sebep de olabilir. Bazılarını biliyorsunuzdur bazılarını ise bilemezsiniz.

3.Sınır çizmeyi bilin
Sevgiyi kalıcı kılmak için bir sonraki kuralımız sonsuz bir saygı duyabilmektir. Biz bir insana kızdığımız zaman saygımızı yitirebiliyoruz. Ne yazık ki, en gelişmiş, en okumuş, en medeni olanlarımız bile saygısızlık yapabiliyor. Çünkü aslında aklımızca onu cezalandırıyoruz ya da onu yaptıklarından dolayı pişman etmek istiyoruz.
Bazen buradaki ince çizgiyi görmek gerekir. Mesela çok kızdığım birine saygılı davranırken kendi değer duygumu yitirebilirim. Bu yüzden dikkat etmem gereken nokta, kendime saygı duymak, karşımdaki kişiye saygı duymaktan daha önce gelmeli.

Peki bunu nasıl anlarım?
Öncelikle anlamaya çalışmayacağım. Çünkü saygılı davranmakla sessiz kalıp boyun eğmek arasında dağlar kadar fark vardır. Ben birisine kızmışsam, ona konuşma yapmak zorundayım. Duygumu küsmeden ama lüzumsuz, küfürlü, yaralayıcı kelimeler kullanmadan ben diline çevirerek söylemek ve göstermek zorundayım ve bir daha yapmaması için ona bir sınır çizmeliyim. İşte bu noktada, sınır çizmeyi çok önemsiyoruz.
Bir ifade sırasında en çok dikkat edebileceğiniz şey, sonradan geri alamayacağınız için, asla geri dönüşü olmayacak kadar kırıcı ya da yaralayıcı sözler söylememeye dikkat etmektir. Her şartta ve her koşulda, bu çok önemlidir.
Rencide edici kelimeler, hiç kimseye bir fayda sağlamaz. Tam tersine sizi haklıyken haksız duruma düşürür.

4.Ortak sevgi dili oluşturun
Bir diğer kuralımız da sevgimizi ifade etmektir. Bir insan sevildiğini, takdir edildiğini kulağıyla duymak ister. Ama sevginin dilleri vardır. Bu diller herkeste farklı olabilir. Örneğin benim eşim bana hediye alarak sevgisini gösterir. Çiçek alıp eve getirir. Ama ben bunu sanki bir kabahati varmış da bunu örtmek için yapıyormuş gibi algılardım eskiden.

Oysa ki adamcağız beni mutlu edeceğini düşünüyordu. Benim sevgi dilim ise dokunmak ve dokunulmaktır. Eşim ise aksine dokunmayı çok fazla sevmez. Kendi kişisel alanında kalarak ve etrafında gürültü ya da insan olmadan dinlenebilir. Bu durum aramızda kavgalara, soğuk rüzgarlar esmesine sebep oluyordu.
Bir başka arkadaşım ise eşinin kendisine hediye almayışından şikayetçiydi. Ve bu yüzden kendisini sevmediğini düşünerek onu hırpalıyordu. Oysa ki eşi de tersine hediye ile değil, onu anlayarak, dinleyerek, herkesin ortasında överek sevgisini ifade ediyordu. Ne tuhaf değil mi? İnsanlar birbirlerini bazen sadece kullandığı yanlış bir kelimenin azizliğine uğrayarak yanlış anlayabiliyor. Kırabiliyor.

5.Ders vermeye kalkmayın
Bu arada, eşinizin sevmediğiniz karanlık taraflarını ona göstermeye çabalamayın. Bu onu iyileştirmez. Bak sen pısırıksın işte yine konuşamadın. Bak sen beceriksizsin yine garsonu yanımıza çağıramadın, sözünü dinlettiremedin gibi cümlelerden kaçının. Sadece onu istediğinizi yaptığı zaman takdir edip mutlu hissettirerek değiştirebilirsiniz ya da onu olduğu gibi kabul edeceksiniz. Birinin korkak olduğunu da yüzüne vuramayız. Bu onu asla cesaretlendirmeyecektir.

aşkaşkı canlı tutmakilişkiler
Paylaş

Flört ve İlişkiler

Seda Diker
Duygu ve İletişim Mentoru Seda Diker, insanların kendi önleyemediği olumsuz duygu ve düşünceleri üzerinde hakimiyet kurmalarını, kalıcı olarak onları dönüştürmelerini sağlar.

Bunları da Okuyabilirsiniz

Flört ve İlişkiler
1 Nisan 2020

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • ARAMA

    • Seda Diker Kimdir?
    • Online Hizmetler
    • Bireysel Seanslar
    • Workshoplar
    • Tohumlama
    • İkiz Ruha Yolculuk
    • İnfertilite Koçluk
    • Kitaplar
    • İletişim
  • KATEGORİLER

    • Duygu Sökümü
    • Flört ve İlişkiler
    • Alan Çalışmaları
    • Rahim Gücü
    • ONLINE WORKSHOPLAR
    • Tohumlama
    • Danışan Hikayeleri
  • Son Eklenen Yazılar

    • DUALARIMIZ NASIL GERÇEKLEŞİR?
    • AYRILIK ACISI NASIL GEÇER?
    • AYRILIK ACISI NEDİR?
    • BAĞIMLI OLDUĞUN İLİŞKİ GERİ GELDİĞİNDE NE YAPMALISIN?
    • AYRILIĞIN İLK GÜNLERİ – DUYGUSAL DÜŞÜŞ



  • Seda Diker Kimdir?
  • Online Hizmetler
  • Bireysel Seanslar
  • Workshoplar
  • Tohumlama
  • İkiz Ruha Yolculuk
  • İnfertilite Koçluk
  • Kitaplar
  • İletişim
Seda Diker 2020