DUYGU SÖKÜMÜ NEDİR?

Bir duygunun tam anlamıyla pozitife dönüşebilmesi ve kalıcı olması için, sadece topraklama yapmak yetmez. Topraklama metodu, bir duygunun elektriğini bedenden boşaltmak demektir. Toprak ya da doğada çıplak ayakla gezmek demek DEĞİLDİR.

Tam tersine, belirli, bir teknik doğrultusunda, duyguların tepkisini vererek, yazılı ya da sözlü olarak, bedenden o elektriği tamamen boşaltmak demektir. Etkisi sadece 1 hafta kadar devam eder. O 1 hafta içinde siz, kendinizi ayağa kaldırıp, güzel duygularla yaratım yapıp, işlerinizi halledebilirsiniz mesela. Ancak daha sonra yeniden tetiklenirsiniz.

İşte bu yüzden, duygu sökmek gereklidir.

Duygu Sökmek Hangi Durumlarda Yapılmalıdır?

  1. Hatırladığımız bir çocukluk travmasının etkilerinden kalıcı olarak kurtulmak için
  2. Anne, baba, sevgili, eş, çocuk, sosyal çevre, müdür, ast, üst ilişkilerimizde bozulmuş olan dengeyi yeniden düzeltebilmek için
  3. İletişimi bizimle koparmış kişilerle ilişkimizi onlarla konuşmadan, yazışmadan başa sararak düzeltmek için
  4. Bir ilişkide düşen ilgiyi yeniden orijinal haline getirebilmek için
  5. Kurtulamadığımız bir olumsuz duygu varsa, onunla ilgili biraz daha uzun ve yardım alarak çalışmak gerekecektir.

Duygu Sökümünün Birinci Adımı

Öncelikle, karşımıza, ilişkiyi düzeltmek istediğimiz kişiyi alırız. Gözleri kapatarak sakin ve sessiz ortamda onu hayal ederek bunu yaparız.

Önce onun gözlerinin içine bakıp, daha sonra beden diline bakarak, bize hangi etkiyi yarattığını tespit ederiz. Bu tespitin sonucunda, kendimizi nasıl hissediyorsak, o duyguları not ederiz.

Daha sonra her bir duyguyu tek tek topraklama yöntemi ile boşaltırız. Bunu yazarak yapmak daha avantajlıdır. Çünkü duygu boşaltımı sırasında yazdığımız her cümlenin önemi vardır.

En sonunda en derinde neyi kabul edemediğimizi tespit ederiz. Neye kabul veremediğimiz, zihnimizle bildiğimiz şey değildir. Çok daha derinden başka bir şeyi ortaya çıkartmış olmak gerekiyor.

Duygu Sökümünün İkinci Adımı

Daha sonra karşımızdaki kişinin enerji alanına girerek onun bizim için üretmiş olduğu duygu ve yargıları okumaya başlarız. Zaten asıl mesele bunu başarabilmektedir. Çünkü her ilişkide, insanlar duygu ve düşüncelerini enerjetik olarak yayın yaparlar. O yayın, ortak bir data base de toplanır: tıpkı bir ana bilgisayarda data toplanması gibi.

Benim karşımdaki kişiye söylemediğim gizli korku ve endişelerim, hatta yargılarım dahi ona gider. Onun bilinçaltı bu kodları deşifre eder ve ona göre değişip tavır almasını sağlar.

Öyleyse ikinci adımda, bu tavırların sebebini, onun alanına girerek okumayı öğrenmek gerekiyor

Duygu Sökümünün Üçüncü Adım:

İşte asıl önemli adım burasıdır. Yani, önce karşımdaki kişinin gözünden, ben nasıl değişmeliyim ki ilişki orijinal haline geri dönsün. Bu sorunun cevabını asla zihnen ya da beynimizle bulamayız. O enerji alanına giriş yapıp deşifre ederek okumalıyız.

Diğer yandan kendi bedenimize geri dönünce, onun değişimi ne olmalı diye kendimize de soracağız. Bu cevaplar bulunduğunda tohumlama işlemine başlanabilir. Buraya kadar SADECE DUYGU SÖKÜMÜ yapılmış oldu. Ama kalıcı bir değişim için tohumlama işlemi şarttır.

TOHUMLAMA

Bu kısımda, beynimizde hayal gücünü başlatıyoruz. Karşılıklı hangi davranışların değişimine niyet ettiysek, onu ikimizin de uyguladığını hayal ederek, hep aynı coşku verici ve özel olarak seçilmiş müzik eşliğinde hayal etmek zorundayız. Daha sonra enerjiyi büyüterek tohumlama işlemi yapmalıyız.

Tanrıça Okulu öğrencileri ise, tohumlamanın cevabını almayı da öğrenecekler. Çünkü enerji okumayı artık bir meleke haline getirecekler. Kimin ne düşünüp hissettiğini, doğruyu söyleyip söylemediğini hemen sezinleyecekler. Ve bir ilişkinin bozulma evresini, henüz bozulmadan okuyarak düzeltebilecekler.

Duygu Sökümü ve Tohumlama öğrencileri ise, yukarında sıraladığım uygulama alanlarındaki ilk 4 maddeyi rahatlıkla yapabilecekler.

Sevgilerimle

Seda Diker